Çocukluk Döneminde Hayali Arkadaşlıklar
Hayali arkadaşlara 3 – 4 yaş çocukluk döneminde sıkça rastlanmaktadır. Okul
döneminin başlaması ile (yetişkin düşünce özelliklerinin başladığı dönem) giderek
azalıp kaybolmaktadır. Hayali arkadaş, bazen görünmeyen bir formda, bazen de bir
hayvan veya oyuncak bebek gibi bir nesnede somutlaşan, çocuk tarafından
canlandırılan ve gerçekmiş gibi davranılan bir karakterdir.
Hayali arkadaşlar, çocuklara kendi kimliklerini keşfetme ve ifade etme
konusunda bir platform sunarlar. Çocuklar, bu hayali figürler aracılığıyla duygularını,
düşüncelerini ve hatta korkularını rahatça ifade edebilirler. Bu, onların duygusal
gelişimine ve özgüvenlerinin artmasına katkı sağlar. Özellikle yalnızlık hisseden veya
diğer çocuklarla iletişim kurmakta zorlanan çocuklar için hayali arkadaşlar büyük
önem taşır. Bu hayali dostlar, çocuğun yalnızlık duygusunu hafifletirken onlara güven
ve destek sağlarlar. Hayali arkadaşlar aynı zamanda çocukların sosyal becerilerini
geliştirmelerine yardımcı olur. Bu arkadaşlar aracılığıyla çocuklar, empati kurma,
liderlik yeteneklerini geliştirme ve çatışma çözme gibi önemli becerileri pratik ederler.
Bu da onların gerçek dünyadaki arkadaşlık ilişkilerine olumlu bir şekilde yansır.
Ebeveynlerin bu süreçte üstlenmesi gereken rol de büyüktür. Anne-babalar,
çocuğun hayal dünyasını kabul etmeli ancak onlara gerçek dünya ile ilişki kurma
becerisini öğretmelidirler. Bu süreçte çocuğa iletilmesi gereken temel mesaj, “Seni ne
olursa olsun seviyorum”dur. Bu yaklaşım, çocuğun kendi hayal dünyasını
keşfetmesine ve güvenle ifade etmesine yardımcı olur. Çocuk, anne-babasının
gerçeklikle bağlantı kurma konusunda ona rehberlik edeceğini bilir.
Eğer çocuk hayalî arkadaşına fazla kaptırırsa ve gerçek arkadaşlarından ve
gerçek dünyadan uzaklaşırsa, bu konuyla çocukla açık bir iletişim kurulmalıdır.
Ebeveynler, çocuğa daha fazla gerçek hayatta etkileşimde bulunabileceği oyun
arkadaşlarına sahip olmasını teşvik edebilirler. Bu süreçte, hayali arkadaşa değer
verildiği ve saygı duyulduğu, ancak gerçek dünyadaki ilişkilerin de önemli olduğu
vurgulanmalıdır.
Çocuk için uygun olan bir veya daha fazla oyun arkadaşı bulunmalı ve çocuğa
bu tanışma sürecinde zorlanmadan fırsatlar verilmelidir. Çocuklar, sosyalleşme
sürecinde desteklenmelidirler ve zorlanma hissi yaratılmamalıdır. İletişim kurmayı başardıklarında, bu başarının önemi vurgulanmalı ve ebeveynlerin gururu ifade edilmelidir
